Her ne yapılırsa yapılsın; şehitlere karşı olan vazifemizi yerine getiremeyiz.

Evet, şehitlerimiz en büyük mertebeye ulaşmışlardır.

İnancımız, bu konuda kesindir.

Onlar; vatan için canlarını verdiler.

Bizlerin huzuru için; şahadet şerbetini içtiler.

Onların mücadelesi; bizlerin varlığını sağlamıştır.

Bu yüzden şehitlerimiz için ne yapsak azdır.

Bizde şehitlerimiz için;  kendi üzerimize düşeni yapmak istedik.

'Şehit kütüphaneleri' adı altında bir oluşum güzel bir çalışma başlatmışlardı.

Bu güne kadar biri Makedonya'da olmak üzere 211 kütüphane kurmuşlardı; hepsi de şehitlerimizin adına.

Muhteşem bir çalışma; tarifi imkansız bir hizmet; güzel bir etkinlik...

Bu  çalışmayı duyar duymaz, 'Bende bir şeyler yapabilirim' diye düşündüm.

Vazife yaptığım yerde, şehitler kütüphanesi için 'kitap toplama kampanyası' başlattım.

İlk başlattığım kampanya bundan 6 ay öncesiydi.

Kısa süreli bu kampanyamıza 'Benimde çorbada tuzum olsun' diyen insanlar 6 bin 500 kitap bağışında bulundular.

Toplanan bu kitapları Yozgat İli Akdağmadeni İlçesi'nde kütüphanenin kurulması ile görevli kardeşimize teslim ettik. Ve bu kütüphane açıldı. Şu anda faaliyette.

Daha sonra Yozgat İli'nde 3 şehidimiz adına açılacak kütüphaneden haberdar oldum.

Yine 'Kitap toplama kampanyası' başlattım.

Olağan üstü bir ilgi gördü.

Toplumun her kesimi sahip çıktı.

Belediye başkanları, sivil toplum örgütleri, daire müdürleri, muhtarlar, siyasi parti temsilcileri, iş adamları , meslektaşlarım,  ev kadınları....

Düşüncesi ve yaşantısı nasıl olursa olsun; herkes bu kampanyayı sahiplendi.

İnanılmaz derece de ses getirdi.

Kitabını alan; kampanya için koştu.

Kampanyamız için insanlarımız kendi aralarında bir araya gelerek kitap topladılar; topladıkları kitapları bizlere teslim ettiler.

Bu kampanyaya destek veren herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Allah güzel düşüncelerini ve niyetlerini güzelliklerle var etsin.

Neticede 16 bin kitap toplandı.

Topladığımız bu kitapları; kolilere koyarak; Körfez Belediye Başkanı Sayın Şener Söğüt'ün talimatı ile Körfez Belediyesi tarafından ayarlanan şoför ve araçla; Şehit Kütüphanesi'nin kurulacağı Yozgat'a götürdük ve burada öğretmen olan ve kendini bu işlere vakfeden Hatice Aydın'a teslim ettik. Bir önceki kampanyamızda toplanan 6 bin 500 kitabı da Körfez Belediyesi kendi aracıyla Yozgat İli Akdağmadeni İlçesi'nde ki kütüphanenin kurulacağı adrese götürmüştü. Bu konuda belediye başkanımız Şener Söğüt'e teşekkür ederim.

Unutmadan belirteyim ki; Yozat'ta çok güzel ağırlandık.

Sabah kahvaltısını Yozgat'ın ekmekle yenilen ekmek yemeği olan 'omaç'  yedik. Nefisti.

35 yıl sonra yine 'omaç' yemenin mutluluğunu yaşadım.

Daha sonra 'Yozgat'ım milli yemeği' sayılan 'Arabaşı yemeği' hazırlamışlardı.

İşte bu yemek, bütün yorgunluğumuzu giderdi.

Müthiş bir şeydi, Hatice Aydın'a ve ekip arkadaşlarına  tekrar teşekkür ederim. Arabaşının yenileceği (yutulacağı) yer Yozgat'tı... Bize de Yozgat'ta arabaşı yemek nasip oldu...

Gerçekten, bu kampanya için verilen hiç bir kitabın boşa gitmediğini bilmenizi isterim.

Kitaplar; burada özenle seçiliyor.

Tabi ki bu kitapların içinde kütüphaneye konulamayacak; geri dönüşüme verilmesi gereken kitaplarda çıkıyor.

Geri dönüşümcüler bunları alıyor; karşılığında kitap veriyor.

Müthiş bir çalışma...

İnanıyor ve biliyorum ki;

Şehitlerimizin adına yaşatmak için daha çok kütüphane kurulmasına vesile olacağız.

Çünkü, halkımız bu konuda çok duyarlı.

Tıpkı kampanyamıza gösterdikleri ilgi gibi.

Kampanyamıza gösterilen ilgiden dolayı; katılımcıların desteklerini hiç bir kelime ifade edemez.

Minnettarım...

Allah hepsinden razı olsun...

Her şey şehitlerimiz için...

Her şey bu millet için...

Her şey 'insanlık' için...

Bu yüce duygularda 'bende varım' diyen,

Gönlünü bu işlere veren;

Yüreği ile destan yazan...

Herkese selam olsun...